Blog Yazarak Hayatımı İdame Ettirmem Mümkün mü?
Ne zamandır blog yazarak (blog yazarlığı ile) para kazanma konusunda makale yazmıyordum. Bloğumdan sağladığım kazançların desteğiyle yarın tatile çıkacağım ve tam da bunun hazzını yaşarken size de nasip olmasını arzu ediyorum. Daha öncesinde “blog yazarak ek gelir sağlamak” temalı makaleler paylaşmıştım. Bu defa “blog yazarak hayatımı idame ettirmem mümkün mü?” konulu bir yazı hazırlamak istedim. Yani, ek iş olarak değil; ana iş olarak blog yazarlığı yapmak ne kadar doğru bir tercih olur sorusuna yanıt vereceğim. Bunun mümkün olup olmadığı konusunda tecrübelerimi paylaşacağım da diyebiliriz.
Blog Yazarak Geçiminizi Sürdürebilir – Yeterli Gelir Sağlayabilirsiniz
Hayır, abartmıyorum! Yaptığınız iş her ne olursa olsun işi layıkıyla yapmanın getirisi yüksektir. Blog yazarlığı için de bu durum geçerli. Üstelik sırf blog yazarlığı ile hayatını idame ettiren (geçimini sürdüren) arkadaşlarımın var olması bu makaleyi desteklemektedir. Peki blog yazarak tatmin edici oranlarda para kazanan insanlar bunu nasıl başarıyor?
Ben de dahil olmak üzere bloğundan kazanç sağlama konusunda başkalarına ilham verebilecek potansiyele ulaşmış blog yazarlarının hayatını incelediğimde bu işe para kazanma arzusu ile başlamadıklarını görüyorum. Bakın bu kısmı çok önemli. Para kazanma arzusu ile başlamak farklı; ilgi çekici bulup hobi olarak başlamak farklıdır. Blog yazmaya hobi gözüyle bakıp bu işi geliştiren yazarların başarısı işlerine olan tutkularında gizli. İşte başarıyı peşinden sürükleyecek kavram bu: işe sevgi katmak. Bu her sektör için geçerlidir. Severek yapılan işler daima başarılı sonuçlar doğurur. Tabi ki profesyonel düşüncelerle sıfırdan ve para kazanma arzusu ile blog yazmaya başlayanlar da hedeflerine ulaşabilir ancak kısa sürede sıkılıp pes edenlerin oluşturduğu blog çöplükleri de bu konuda en olumsuz örnekleri oluşturmaktadır. Öyleyse birinci adımın “yazmayı sevmek” olduğunu kabullenmiş olalım. -ve devam edelim. En sonunda ise ne kadar para kazanılabileceğini, ana iş olarak blog yazarlığı yapmanın getirilerini ve merak ettiğiniz diğer konuları da açıklayalım.
1.adım
Blog Yazarlığında İstikrarlı Olmak
Yeni açtığınız bir bloğun bir kaç ay içerisinde hayatınızı değiştirmesini beklerseniz kısa sürede pes etmeniz olasıdır. İçerik arşiviniz (toplam makale sayınız) gelişmeden maddi beklentiler içinde olmamalı ve yazmaya devam etmelisiniz. Yazılarınızı günde 10 kişi okuyor diye üretimi durdurup yazarlığa küserseniz engellerin arkasındaki fırsatları hiçbir zaman göremezsiniz. Benim tavsiyem en az 1 yıl boyunca usanmadan yazmanız yönündedir. 1 yıl sonra istatistiklerdeki değişim (olumlu yükseliş) yüzünüzü güldürecektir.
2.adım
Blog Yazarlığında Disiplinli Olmak
Yeni başlayanlar için blog yazarlığı henüz ana iş potansiyeline yükselmemiştir. Dolayısıyla blog yazmaya baladığınız ilk dönemlerde geçiminizi sürdürebilmeniz için başka bir işle meşgul olduğunuzu/olacağınızı tahmin ediyorum. Bakın bu çok hassas bir denge. Tüm enerjinizi bloğunuza verip ana işinizi savsaklamanız durumunda mevcut kariyeriniz olumsuz etkilenebilir. Bununla birlikte tüm enerjinizi ana işinize verip bloğunuzu boşlarsanız hedeflerinize ulaşma konusunda güçlük çekebilirsiniz. İki işi bir arada yürüttüğünüz bu yoğun dönemde disiplinli olmak, iş planı oluşturmak ve plana uymak önemlidir. Belirli aralıklarla içerik üretmeyi unutmayın.
Örneğin haftada 3 makale yazabilirsiniz. Bu 3 makaleyi de hangi zaman aralıklarında yazacağınızı az çok netleştirin. Mesela ben yazılarımı gece yazarım. Siz de en uygun zamanınızı belirleyin ve uygun zamanlarınızda kendinizi yazmaya hazır hissederseniz yazın. Burası önemli: “kendinizi hazır hissederseniz yazın” yani sırf “içerik oluşturmalıyım” düşüncesiyle yazmayın. Yazdığınız her makaleye özenin ve en iyisi olması için onu sevin 🙂 Yazdığınız yazıları sosyal medya hesaplarınızda paylaşmayı ve bunu uygun vakitte yapmayı unutmayın. Bu davranışı düzenli ve disiplinli şekilde tekrar etmenin meyvelerini yiyeceğinizden şüphem yok.
3.adım
Pazarlama Derslerine Çalışmak
Üretilenlerin maddi bir karşılığı olabilmesi için yapılan işin pazarlanabilir olması gerekir. Satış veya pazarlama konusunda iş tecrübeniz olmayabilir. Bu bir dezavantaj değil. Her zaman söylediğim gibi: Her insan doğuştan pazarlamacıdır. Yazdıklarınızı okutabilmek bir pazarlamadır. Yaptığınız iş ne kadar ilgi görürse o kadar fırsat doğuracaktır. Yazdıklarınızın insanlar arasında paylaşılıyor olması bir pazarlamadır. Birilerinin sizden bahsetmesi de bir pazarlamadır. İşiniz yazmaksa, yazılanları pazarlamak da görevinizdir. Bunu nasıl başarabileceğinizi anlatan makalelerimi bu kategoride inceleyebilirsiniz > Blog Pazarlama
Ne Tür Fırsatlar Var?
Blog yazarak herhangi bir alanda uzmanlığınızı sergileyebilirsiniz. Bu sayede ilgili ticari kuruluşlar tarafından çeşitli yardım talepleri (fırsatlar) sizi bulabilir. Siz de bu sorulara planlı ve faydalı çözümler üretmek için danışmanlık ücreti alabilirsiniz. Bloğunuza tanıtım yazısı, banner gibi sponsorlu bağlantılar alarak gelir elde edebilirsiniz (Müşteri arayışına girmeden bile onlar sizi bulacaktır). Google adsense gibi gösterim+tıklama bazlı reklam mecralarından gelir elde edebilirsiniz. Yazım tarzınızı beğenen firmalar kendi ürünleri için çeşitli mecralarda yayınlanacak içerikleri sizin oluşturmanızı isteyebilir. Dolayısıyla dışarıya yazarlık yaparak da gelir elde edebilirsiniz. İşte tüm bu firsatları size çekecek araç bloğunuzdur. Blog yazarak para kazanmak kesinlikle hayal değil!
Blog Yazarak Ne Kadar Kazanabilirim?
İnanın blog yazarlığından kazanılan miktarın asla üst limiti yoktur. Yüzbinler de kazanabilirsiniz. Biz yine de şahit olduğumuz veya yaşadığımız süreçleri baz alarak değerlendirme yapalım. Prensip olarak kazancımı net rakamlarla belirtmeyeceğim ancak daha önceki makalelerimde olduğu gibi çeşitli tahminler yapabilmeniz için bir takım bilgiler paylaşacağım. An itibariyle bloğumdan sağladığım kazançlar ana işimden sağladığım kazancı geçmiş durumda. Yani şuan sigortalı olarak çalışmakta olduğum kurumdan istifa etsem 1-2 yıl önceki geçim standartlarımı koruyarak hayatımı idame ettirebilirim (Kiramı, faturalarımı ödeyebilir, mutfak harcamalarımı yapabilir ve sosyal yaşantıma bütçe ayırabilirim). Buna ramak kalmış olsa da henüz faaliyete geçirmedim. İnşallah kısa süre sonra sadece yazarlık yaparak hayatımı idame ettirme düşüncemi hayata geçireceğim. Üstelik bunu başarabilmiş arkadaşlarımın olması da beni daha çok heyecanlandırıyor
Tabi ki beklentileriniz ve yaşam standartlarınız da önemli. “Hayatı idame ettirmek” ucu açık bir kavram. Benim önceliğim sevdiklerime ve sosyal yaşantıma daha fazla zaman ayırıp vasıflarımdan sağlanan gelire firma sahiplerini ortak etmeden kendi yağımda kavrulmaktır.
Yaklaşık 10 yıldır blog yazdığımı ve son 4 yılında profesyonel anlamda emek verdiğimi hatırlatmak isterim. Bu süreçte çeşitli planlamalar yapıp yeni aksiyonlar aldım. Çok yakında yeni bloglarımı ve yeni projelerimi de paylaşacağım.
Tabi ki konu ben değilim 🙂 Amacım en yakın örnekleri verebilmek. HızlıAdam’da sağdan soldan derlenen bilgilerden ziyade bizzat tecrübe ürünü olan makaleleri okumaya devam etmek için bültene abone olmayı unutmayın. Aşağıda mail adresinizi girerek yazılarımı takibe alabileceğiniz kutucuk mevcut. Binlerce kişi arasına katılmak için hemen mail adresinizi girin.
Bünyamin Kapıcıoğlu | Hipnotik Metin Yazarı
kim istemeski mesleğinin blog yazarlığı olmasını , a.ıkcası bu işi youtube üzerinden yapanlarda çok ama sisiznde dediğiniz gibi meyveleri toplamak için zaman ve çaba lazım.
Bir de şöyle bir durum var. Olaya sadece gelir kapısı olarak bakmamak lazım. Youtuber olmak kazançlı olabilir fakat ben bir yazarım. Bir başkası fotoğrafçı olabilir. Herkesin uzmanlık alanına göre mecrası değişir. Youtube, Vine, İnstagram vs… Hepsi birer blog aslında. Önemli olan bize hangisinin hitap ettiği. Hangi mecrayı daha iyi kullanıyoruz?
Ben bununla ilgili “kişisel” olarak şunu düşünüyorum; Facebook notlar ile blog tutabilirim, youtube yerine videolarımı facebook’da yayınlayabilirim ve fotoğraflarım gayet fb üzerinde yayınlayabilirim ve üçü bir arada “blogger – vlogger – flogger” olabilirim, ancak maddi kazanç kapısı sağlamaz. Bu durumu fb aslında değerlendirip kişisel reklam verme olayı gerçekleştirse “bence” bütün platformlara derin yara verebilir.
Facebook’un bununla ilgili çalışmaları var. Detaylarını araştırmadım
Yine çok motive edici bir yazı olmuş, feyz alıyoruz;)
Blog yazarlığında hedeflediğiniz noktalara gelmeniz dileğiyle, iyi bloglar
emsal olması açısından örnek vererek açıkladığınız için teşekkürler.
Fayda sağlayabildiysem ne mutlu
Yazı yazarak hedeflediğimiz noktalara gelme yolunda, bu tip başarılı makaleleri okumak ve sizin tecrübelerinizden faydalanmak önemli hakikaten. Para kazanma konusunda da iyi seviyeler için dediğiniz gibi sabır ve aynı zamanda işe sevgi katmak altı çizilmesi gereken 2 önemli yer diye düşünüyorum. İnşallah hayırlısıyla bizlere de nasip olur 🙂
Teşekkürler, iyi tatiller 🙂
Ek değer katan yorumunuz için teşekkür ederim 🙂 Daha sık yorumlaşmak dileğiyle…
Acaba yazılan yazı sayısına göre blogun yükselişi hızlanabilir mi?Sabırsız değilim , yazmayı seviyorum ancak Cem Yılmaz’ın “Para için bir şey yapmıyorum.Sevdiğim bir şeyi yapıyorum , para ediyor.” cümlesinin benim için de geçerli olması çok güzel olur tabi. 🙂 5 Mayıs’ta yazı yayınlamaya başladım , Mayıs’ta ikisi 5 Mayıs’ta olmak üzere sekiz yazı , Haziran’da on beş yazı yayınladım ve bugün de Temmuz’un başından beri her gün yazı yayınlıyorum.Sizce daha hızlı mı yükselirim yoksa bu sıklık kötü bir etki mi yapar?
Ne kadar çok içerik o kadar hızlı yükseliş 😉 Yine de birinci yıl yükselişi devam eden yıllara oranla biraz ağır kalabilir
Blog yazarak kazanç sağlanır ve ilerleyen zamanlardada ekip kurulursa tadından yenmez 🙂 Tabi ki bu işe başlamadan önce planlama ölçme tartma gerekli yoksa çöp bloglar kategorisine hoşgeldiniz 🙂
Valla söylediklerinizde haklı olabilirsiniz ama Türkiye koşulları altında, böyle bir riske bence gerek yok.
İşler belirli bir standarta bağlandığında risk kalmıyor aslında. Önemli olan dalgalı geliri belirli bir standarta oturtabilmek. Örnek veriyorum: Son 24 ayın rakamlarına bakıldığında aylık bazda minimum gelirin x rakamından aşağı düşmediğini ve bu x değerin sizi kurtaran bir değer olduğunu görebiliyorsanız ortada pek risk kalmamış demektir. E tabi ki dış dünyayı bizler yönetmediğimiz için piyasalardaki değişiklik şuanki işimiz için ne kadar risk unsuruysa blog yazarlığı için de o derece risk unsuru olacaktır. Bu risk her zaman her iş için var zaten
Pek yazmayı sevmem herşeyi aklımda tutmaya çalışır unuturum. kalemi güçlü olan kazanır diye düşünüyorum. Tabi gerçekten bir yolu varmı onu bana değiş şuna sor :p kazanırsan diye maili bırakıyorum ekibine geliyim be abi çok işsizim be valla…
Hocam, sizi iki yıldır ara sıra takip ederim. Ticaret işleriyle uğraşmasam da ara sıra blogunuza göz atarım. Kendimde blog sahibiyim. Benim ilgi alanım biraz farklı; hobi diyelim.
Bu kadar kazanmanıza sevindim çünkü uzun zamandır yılmadan blog yazarlığı yapan nadir insanlardan birisiniz. Umarım kısa zamanda hedefinize ulaşırsınız. darısı başıma 🙂
Umarım blog yazarlığı bana yeter ve başka hiçbir işe ihtiyaç duymadan hayatımı idame ettiririm. Teşekkürler
Harika bir yazı, başarılar.
Çok yararlı bir makale olmuş, bir blog yazarıyım hem iş hem sosyalleşme hemde blogla ilgilenme gerçekten çok zor size günlük takvimimi söyliyim, Sabah 9 İş başı 8 de işten çıkıyorum, allahtan eve yakın iş yeri 9 da blog da konu paylaşmaya başlıyorum, 11 de arkadaşlarlayız, 3-5 gibi eve gelip uyuyorum.
Bence blog üzerinden ençok kazanan insanlar sanat ruhu olan insanlar 🙂
Sanat ruhu veya vasıfları olan insanlar diyelim.
Blog yazarak para kazanmak tabi mümkün ancak yatırım yapmadan bence çok zor.
Bloğunuzu farklı insanlara tanıtabilmek kaliteli ve sürekli bir okuyucu kitlesine ulaşabilmek için Reklam şart bunun için en azından site sahipleri yatırım yapmalı diye düşünüyorum 🙂 en azından yatırım yapmadan biraz da olsa o siteden gelir ediyorsa en azından bu gelen paradan yine sitesine okurları için harcaması gerekli 🙂
Yani benden tanıtım yazısı ve banner almanız gerektiğini söylüyorsunuz 🙂 Şaka bir yana, SEO için yapılan harcamalar önemli tabi
tamda araştırdığım bir yazı olmuş tebrikler.
http://www.ahmetduzen.net/
Merhaba yaklaşık 1 yıldır açtığım bir yemek sitem var. Bir yemek sitesi için günde kaç tarif girmek gerekir ki ziyaretçi sayısında artış olsun?
http://eceninyemekleri.com
Bu konuda çok farklı öneriler ve söylentiler var. Günde 1 makale girebilmek bence tek yazarlı bir blog için büyük başarıdır ama ben daha fazlasını yapabilirim diyorsanız günde 3 makaleye kadar yolu var. 3+ makale girsem olmaz mı diye düşünürseniz de sabit takipçileriniz bir çok konuyu kaçırmış olacağı için ben pek sağlıklı bulmuyorum. Bunlar benim fikirlerim. Bu konuda net çizgiler olmadığını hatırlatmak isterim
Çok teşekkür ederim cevabınız için. İyi çalışmalar
Şimdilerde tek başına blog yazarak para kazanmak biraz zor gözüküyor. Oturmuş, burası gibi kaliteli bloglar zaten var. Ama güncel ve faydalı bır blogun kazanmama ihtimali çok düşük. Bunun icinde bir ekip lazım.
Tüm blog sahiplerinin hayalidir sadece bloğu ile hayatını devam ettirebilmek. Benimde en büyük hayalim bu. Tabi konuşulduğu kadar kolay olmadığını işin içine giren herkes bilir. İnşallah bizde bu seviyelere kadar gelebiliriz. Başarınız devamlı olsun . Tebrikler.
Güzel bir yazı. Teşekkürler
Bende yazarmakale aracılığı ile blog yazarlığına başladım ve bu işten asgari ücret civarı bir gelirle evimden yazı yazma işini yapmaktayım ve çok memnunum. Bu iş benim yaşam kalitemi artırdığınız rahatlıkla söyleyebilirim
Arkadaşlar, bu yorum reklam amaçlı yapılmış fake bir yorumdur. Bahsedilen sitenin kalitesi hakkında tahmin yapmanız için yorumu silmiyorum.
Öncelikle makalelerinizi dikkat ve ilgiyle takip ettiğimi bilmenizi isterim.Benimde 1 mayıs 2016 da oluşturduğum bir bloğum var.Toplamda 45 içerik bulunuyor.Şuan günlük ortalama ziyaretçim 40 civarında. Google adsense başvurum yetersiz içerik nedeniyle onaylanmadı. Sorum şu ki, sizce adsense reklam alabilmek ve blogtan bu yola para kazanabilmek için ne kadar süre geçmesi, ne kadar günlük ziyaretçi alınabilmesi gerekir? Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler,
analiz edebilmeniz için forexipucu.blogspot.com
30 adet tam özgün içerik yeterli olabilmektedir. Şahsen bana yetmişti. Eğer içerikleriniz tam özgün değilse 40-50-100 adet bile yetmeyebilir. Bu arada özgün olmayı başka siteden alıp biraz değiştirmek olarak düşünen arkadaşlar var. Kendilerini kandırmaktan öteye geçemiyorlar. Sizin için demiyorum ama bu detayları da göz önünde bulundurun. Eğer tam özgün yazdığınız halde onaylanmıyorsa belki domain yaşından dolayıdır. Biraz daha beklenebilir
Zor gerçekten, eve ekmek getirmek kadar zoru yok bu işi kalem ile yapmak ise her meslekten daha zor. Tabii vardır aramızda şanslı olanlar genel konuşmak gerekirse net başında oturup iş yapmak hele hele yıllarını verenler için kabus olsa gerek.
Blog yazmaktan ziyade insalara faydalı şeyler sunarak internet gelirleriyle ev geçindirilebilir diye düşünüyorum.
Blog yazmak da insanlara faydalı bir şeyler sunmak değil midir? Siz daha kapsayan bir kümeden bahsetmek istediniz sanırım. Katılıyorum
İşi sevmek zaten her işte başarılı olmak için gerekiyor. Bunun yanında birinci adım konusunda size sonuna kadar katılıyorum. Yani istikrar ve sabır şart. Kesinlikle bir anda başarı gelmiyor. Gerçekten emek verip faydalı içerikler oluştursanız bile kısa sürede bunun geri dönüşünü beklememek lazım. Sitenizi sizden başkasının okumadığını görmek biraz can sıkıcı olabilir bu nedenle başlangıçta sitenize sayaç bile koymayın. Ben yeni açtığım sitelere bir süre sayaç koymuyorum siteyi uzun süre 3 5 kişiden fazlasının okumayacağını başta kabullenmelisiniz.
Blogumu açmamın üzerinden iki ay geçti. Yazılarımın tamamı özgün yazılar. Makalelerimi hazırlarken Google anahtar kelimelerine dikkat ederek yazmaya çalıştım. İlk yazılarım ortalama 600 kelime içeriyordu. Sonrasında ortalama 1000 ve üzerine çıkardım. Blog yazılarımda kullandığım resimler için mutlaka etiket kullanıyorum. Bloguma ait tweet hesabı da var ve yazılarımı buradan da paylaşmaktayım. Ancak blog trafiği konusunda biraz hayal kırıklığı yaşıyorum. Yazıyı yayına hazırladığım ilk anda 5-10 arası bir trafik aldığım görünüyor. Fakat sonrasında bir gün boyunca bile tek bir artış yaşanmamakta. Sorunu bir türlü anlamam mümkün olmadı. Sizce problem ne olabilir. Blog adresim: yasamsarmali.blogspot.com.tr
Bloğunuz çok hoş görünüyor. Sorunun ne olduğunu kestiremiyorum. Belki işlediğiniz konularda çok güçlü rakipleriniz olduğu için arama sonuçlarında ön sıralara gelemiyor olabilirsiniz. Bu arada 2 ay henüz yeterli bir zaman değil. 2 aylık bir blogun istatistikleri değerlendirilemez, yanıltıcı olur. En azından 6. ayınızı tamamlayın ondan sonra değerlendirelim sonuçları. Şuan günde 10-15 kişi bile geliyorsa bence başarıdır.
Cevabınız için teşekkür ederim. Umarım 6 ay sonunda iyi bir takipçi seviyesine ulaşırım…
Kesinlikle 2 aylık bi bloğu iatatistik olarak değerlendirme. Ben zamanında 3 ay yazıp vazgeçmiştim okul başlamıştı. Okullar açıldıktan 2 3 ay sonra bir çok konuda aramalarda 1. Sıradaydım..